Evliya, enbiya, mürşid, mürşidi kâmil; manevi âlemin padişahlarıdır. İnsanlar yaşadıkları müddetçe, onlara yakın oldukları müddetçe faydalanabilirler. İşte bunun gibi kendi devrin içinde; devrinin Hızır’ını, zamanının Süleyman’ını bul.

Aşk ve ilim bağları ile gönlünü Rabb’ine bağlamayan dünya ve ahiret saadetine geç nail olur. Gönüldeki nur mumu yanar erir ve bitince, bitmeyen sönmeyen ilâhi nura geç kavuşur.

Bu eşkâl âlemi manayı vermiyorsa kusur sendedir. Mürşidi kâmil meclisinde bulunmayanlar eşkâlden manaya geçemezler. Mürşid manevi pınardır. Kabını doldurmak isteyenler gelir.

Tevazu asalettir, huysuz kararsız sefalet.

“Men reani fakat real Hak”: “beni gören Hakk’ı görür.”