Allah’ın Cemal ve Celal sıfatı, Allah’ın iki elidir ki sıfat âlemini, bu iki eliyle düzenler ve bu Cemal, Celal sıfatı ile Âdemi, mahlûkat üzere halife ederek teveccüh etti. Biz kesrette zahir, hakikatte Vâhid ile cem olmuşuz.
Peygamberler de ölür, yalnız Allah varlığı yanında yegâne murakıptır. Allah her şeye tam şahittir. Af da senden, ceza da senden, çünkü galibi Yekta da sensin, Hâkim de sensin.
Babalarımızdan bulduğumuz din, bize el verir derler. Onların babaları hiçbir şey bilmeseler de yolu bulmasalar da yine el verir mi?
İsa dilinden onlara nalet okudu. Bu da onların isyanlarından haddi aşmalarından naşidir.
Nefislerin ileri götürdüğü iş, ne kötü şeydir ki Allah onları hışmına uğratmıştır.
Allah’ın bu Âlemi yarattığı eserden, kendisini anlarsın. Onunla olsunlar diye yarattı. Ama ekseri insanlar, yaratılanlar dalıp yaratana bakmayı ihmal ettiler.
Dergâhtan gelenler, dergâhtan feyiz almağa geldik derler, hâlbuki onlar geldikleri gibi çıkarlar. Mürşit, onları onlardan daha iyi bilir. Onlar mürşidin elinin, bağsız olduğunu anlamazlar. Onların elleri bağlıdır (gönülleri).
Allah Vasidir, Hakkıyla Âlimdir, sizin yâriniz işimizi gören ancak Allah’tır. Allah’ın dostlarına dostluk edenler galip olur. Çünkü galip olanlar Allah bölüğüdür.
Yaratıklara insaf ile muamele et. O, zavallı kabuğu içinde yaşamayı yeğliyor, dokunma.
Ama ben daha çocukken, kaplumbağa gördüm. Dedim ki bu zavallının sırtındaki bu kabuğu kırayımda, içinden çıksın da rahat hareket etsin diye kabuğu bir hayli zorlukla kırdım, ama içinde öldü var sende bundan bir şey anla.
Yahudileri, Nasranîleri yar edinmeyin. Onlar bir diğerlerine yandırlar, sizlerden kim onları yar edinirse, o da onlardan olur. Çünkü zalim ve vefasız, cemaate yardım etmez. Kalplerinde münafıklık, hastalık bulunan kimselerdir. Meğerki Allah, onlara uymuşlara hidayet ede, kurtulalar.
Onların amelleri beyhude oldu. Kendileri de ziyankâr oldular.
Allah yolunda cihat edenler, hiç kimsenin ayıplamasından korkmazlar. Bu Allah’ın bir inayetidir ki onu dilediğine verir.
Tevrat’tan almayanlara, İncil’den hidayet getirdik. Ondan almayanlara Kuran’ı indirdik. Allah isteseydi sizleri de ümmet yapardı. O, halde herkes indiği kitaba tabi olmalıdır. Burada deneme vardır. Haydi, hayırlı olsun hepimizin dönüşü yalnız Allah’adır.
Şayet aralarında hükmedersen insaf ile hükmet. Bu da kayır demek değildir.
Can cana, göz göze, burun buruna, kulak kulağa, diş dişe karşıdır. Bu sendeki vücut, ten dâhilindedir. Bir de yasalarda ödetilir. Her kim onu affederse, kendi günahı için, kendisi için kefalet olur. Herkim Allah’ı hatırlamazsa zalim olur.
Gözün gördüğünü, gönül yalanlamadı. Çünkü gönül gözü vasidir.
Firar edeceksen her şeyden Allah’a firar et. (firar= kaçmak)
Firaset (seçmek) : Sezgilerle bazı hususları bilme.
İlahi lutufdan feraset: Allah’ın kalplere verdiği ilhamla bir şeyi bilme.
Fitne (bozguncu); kişinin denenmesi. Mürşit böyle bir fitne yapar. Hakkın, Cemal ve Celal sıfatları arasında kulun, ne halde oluşunun belirlenmesi içindir.
Gelişme teknoloji ile olur. Allah insanlara teknoloji ilmini sunmuştur. Bu yolda, insanların daha rahat, daha huzurlu yaşaması için, “bilenle bilmeyen bir midir” der ve çalışma ve ilim tavsiye eder.
Allah’ın bu eşya âlemini, eşya ilmiyle yani teknoloji ile daha iyi yaşama imkânını sağlar.
Ne fena talihim var “kimi sevsem el alır”. Senin kaderin, talihin, seni yaratan Allah’ın fena talihi değil lütfüdür. Faniyi seviyor ki o faniyi alıyor.
0 Yorum