MENORCA MAHALLİ GAZETESİ “DIARIO INSULAR” 4 MAYIS 2004 MINORCA-ISPANYA

Mehmet Rasim Mutlu ve beraberindeki sufi müzik gurubu, Türk folkloru ve geleneksel ruhani müzikten örnekler sundu.

 CESAR VIDAL RAMBLA

Farklı bir müzik dinleme arzusu, dün Centre Social Sa Nostra de Ciutadella Kültür Merkezinde 150 kadar müzik severi bir araya getirdi. Dinleti salonu, Türk folklorunun ve sufi müziğinin nağmeleriyle yankılandı. Konser, farklı kültürlerin karışımının çarpıcı bir örneği oldu.

Türk müzisyenlerden kemanda Ahmet Yaşar Adalı ve Afrika vurmalı çalgılar benzeri enstürumanı “bendiryle” Musa Erkine, Belçika ve Almanya’dan gelen müzisyenler eşlik ettiler. Belçikalı solist, Anne Vinck’in sesi gerçekten dikkate değerdi. Orta Avrupalı Chris Nones, Türk folklorunun kilit ensturumanı, bizim gitarımıza benzeyen sazıyla, konsere ayrı bir renk kattı.

Tüm bu kültürler karışımı, aslında Mehmet Rasim Mutluya borçluyuz. “Farklıyız, farklı bakış açılarına sahip olabiliriz. Ama insanın özü, içte birbirimize benzememize neden oluyor. Müzik, insanların birbirlerini tanımalarını ve birbirlerine saygı duymalarını sağlıyor.” Diyen Mehmet Rasim Mutlu, Türkiye’nin en büyük kenti İstanbul’da doğmuş, 50 yıl önce de Mayorcayı ziyaret ettiğini hatırlıyor ve ekliyor “Yıllar sonra yine geldim, ama bu defa Menorca’ya. Mao limanı gerçekten görülmeğe değer, bir harika”. Sufi müzisyen ve gurubunun adamızı ziyareti pek de tesadüfi değil. Sufi geleneğinin birçok takipçisinin olduğu Belçika’da, bir dizi konserler verdikten sonra, yıllardır Mehmet Rasim Mutlu’nun izinde olan Nubia tarafından, Menorca’ya davet edilmişler.

 KARŞILIKLI ANLAYIŞ

Mehmet Rasim Mutlu’nun birleştirici, farklı kültürlerin insanlarını birbirine yaklaştıran söyleminin en iyi örneği ona Menorca’ya kadar eşlik eden farklı ülkelerden gelmiş olan Avrupalılar, “İspanyol müziğini çok beğeniyorum” diyor. “Önemli olan birbirimizi anlayabilmemiz, anlamaya çalışmamız. Ben şarkılarımda Alman, Belçikalı dostlarımın seslerinden, sözlerinden yararlanıyorum. Şimdi ülkenizi ziyaret ediyoruz ve bize kollarınızı açıyorsunuz. Bunlar güzel şeyler”.

Mehmet Rasim için, diller ve politikalardan arka planda kalıyor. “Bunların bence pek fazla önemi yok. Önemli olan korkulardan uzak konuşabilmek ve iletişim kurabilmektir”. Dün Ciutadella’da dinlediğimiz müzik Mehmet Rasime’ e göre ortak bir geçmişten geliyor. “Hepimiz, Akdeniz vatandaşıyız. Bizi yakınlaştıran yanlarımız, bizi ayıran yanlarımızdan çok daha fazla.”

BİNLERCE YILLIK RUHANİ AKIM

Sufizim, bugün Türkiye olarak tanıdığımız ve antik Pers topraklarında 2000 yıl önce ortaya çıkmış olan ruhani bir akımdır. İslamla bütünleşti ve en önemli İslami sanat geleneklerinden birini temsil etmektedir. Dinsel duyguyu, ilahiler ve danslar aracılığıyla yansıtır. Bu gelenekten, Sufi müzik ortaya çıktı. Türkiye, Suriye, Mısır ve Irak topraklarında az ya da çok hoşgörüyle, günümüze kadar ulaşabildi. Bizim batılıların uhrevi müzik diye adlandırdığı türe yakın olduğumuz söylenebilir.

Diario Insular Menorca, 4 Mayıs 2004, Salı