Değişim ve Yenilik iyidir..

Kaos, belirsizlik, risk, bunlar değişim için fırsat yaratmanın yollarıdır. Kalıcı, ekolojik ve insancıl temeller üzerinde aklı yeniden kurarak, hayatı yeniden kurmanın yöntemleri hep yeniliklerden geçer. Böyle yenilikçilik içinde bulunmak, bir Mürşid-i Kâmilin rahleyi tedrisinde bulunmak, kendi hayatının efendisi ve kendi gücünü kullanıp, hayatını her alanda yaratıcı düşünceyi aktif hale getirir. Bunun için Dergâha gel!

Olmak istersen sen ehil

Gel, dergâha, dergâha

Her haliyle sen kâmil

Gel dergâha, dergâha

 

Aldanma sen nefsine

Bu dünyanın mülküne

Ver her şeyi ehline

Gel dergâha, dergâha

 

Nefsin elinden el aman

Bildiklerin hep güman

Allah’la ol her zaman

Gel dergâha, dergâha

 

Herhalde zikre devam

Olasın mesti müdam

Koyasın derdi gam

Gel dergâha,dergâha

 

Kalp Allah’ın evidir

Lutf-u bill’ah yeridir

Hakla olan diridir

Gel dergâha, dergâha

 

Cümleden maksadı gör

Noksan etme sen, hür

Gayrıyı gönülden sür

Gel dergâha, dergâha

 

İnsan, eski düşüncelerindeki tüm olumsuz düşünceleri olumluya dönüştürür ve bağımlılıklardan arınırsa, kendini tanıyıp, başkalarını anlamaya başlar, bu ilahi sistemin işleyişini fark etmekten doğan bilgeliğe ulaşarak, hayatın sırrına erer. Bu sır ne? Kişi sınırlayıcı, engelleyici düşünce kalıplarını fark edip, bunların yerine güçlü inançlar koyduğunda; onun için en uygun kişi, uygun imkân ve uygun zamanda karşısına çıkacaktır, uzanıp onu alacaktır.

 

Asıl yaşamanın temel amacı, sevinç duygusunu yüreğinde hissetmek, korku ve fobilerden kurtulup, aslı gibi hür olmak, nefsi esaretten kurtarmaktır.

 

Lutf-u İlâhiden gafil olan insan, şöyle düşün!

‘Allah’ın bana verdiği ve içinde bulunduğum durum, benim için Allah’ın biçtiği durumdur. Ben bu durumda nefsimin arzularına uyarak dua etsem ve nefsimin istediği gibi yaşasam, bundan daha iyi bir durumda mı olurum?

 

Allah kullarından dilediğinden rızkı keser, dilediği kimse için de açar!  Ayeti ne söylüyor:

Şimdi şöyle bir misal verelim, Doktor niçin ilacı keser çoğaltır, azaltır. O hastanın seyrinde, ilacı kullanır.

Bu hasta doktorun kontrolünde olduğu müddetçe ve bu ilaçları kullandığı müddetçe iyi olma yolundadır. Aksi halde hastalığı devam eder. Yine burada da hastaya ilacı alıp almama imkânı verilmiştir.

Allah insanın kalbine hidayet verirse, o lutfa ermiş olur! Burada Allah’ın bir bildiği vardır da onun için.

Kulun başına gelenlere sabır etmesi hususiyeti vardır.

Allah’ın kanunları geçerlidir ve bu kullarına lütuftur!

 

Eğitim

 

Zihinsel çarpıtmalar yine zihinsel çalışmalarla değiştirilerek yeni bir durum yaratılabilir. Bu da insanın kendi varlık ve farklı kabiliyetini test etmektir. Herkesin bir zekâ türü vardır. Kimisi müzik zekâsına sahipken, kimisi de sosyal zekâya sahiptir. Eğitimin buna göre düzenlenmesi başarıyı garantiler. Aksi halde müzik kabiliyetinde olanı sosyale, sosyal kabiliyette olanı da müziğe yönlendirme mecburiyetine sokmak zulümdür.

 

Yeni yol, az zamanda keyifli ve kalıcı öğrenmedir. Bu da eskimiş yöntemlerle öğrenmeye harcayacağımız zamanı, artık istediğimiz şekilde kullanabilirsiniz demektir. Bu dünyada kimse tek başına bir varlık değildir. Bizi biz yapan, başta ailemizin ve çevremizin etkisinde oluşumuzdur. Görülüyor ki temel düşünce kalıplarının değiştirilip, dönüştürülmeden öğrenme motivasyonunun oluşması mümkün olamaz!

 

Veciz Sözler…

 

– Halâ o evladın, bilgi için senin kucağında mı kalacak. O, kendi kendini kucaklamak ister.

Ama, ilim beşikten mezara kadardır.

– Para, insanın ihtiyaçlarını karşılar, ama eşeklikten kurtarmaz!.

– İbadete para karıştırılıra o ibadet değil, ticarettir.

– Niçin paylaşmıyorsun? Çünkü Allah’tan emin değilsin, Allah’ı bilen ondan emin olan, emin iş yapar.

Her olayda insanlara zorluk çıkaranlar, bedduaya uğramışlardır.

– Mühürlenmiş kalplerde ilim irfan olmaz.

– Neysen o ol! Zaten herkes olduğu gibidir ehline. Anlamayanlar için bir maske takınır ve ancak o bu

maskelerle halkın arasında dolaşabilir.

-Alay eden o zavallıları alev çemberi sarmıştır. Küfür edenleri de, küfür zavallıyı sarmış demektir. Tıpkı birini bit sararsa nasıl olur, onun gibi!

– Başınıza ne geldiyse sizin davetinizdendir.

Ellerinin yaptığı yüzünden başlarına bir bela geldiği zaman, halleri nasıl olacak?

Herkes ne yaparsa onu görür.

– Sakın bir canı incitmeyesin. O can, senindir niçin bilmezsin.

Hüsnü edepli ol, edep sensin. Edepli ol ki incinmeyesin.