Gözlere iyi bak, gözler asla yalan söylemezler. Onların dilleri her dilde geçerlidir. Ehli dile söylerler. Dil hanesi pürnur olur. Eskârı zikrullahla.

Dalgaların dansı ile oluşan renkler, bize bu hayal dünyasının nurunu anlatır. Mürşit nurdur. Renk onda değil ama tüm renkler ondandır. İzafi olan her oluş bir ön çekime göre gerçek, olacak olana göre de hayaldir. Mürşid nur nüvelerini olgunluğa getirip açığa çıkarandır. Kendisi ise kim bilir kaç hayal nüvesi taşıyan başka başka nurlarla donanmış zattır.

Allah ayrıntıları meydana getirmekle bir taraftan sıfatları ile âşık, diğer taraftansa zatı ile maşuk olmakta; yani ‘Ben gizli bir hazine idim. Bilinmek istedim, zatından zatıma tecelli ettim.’

Yıllar sonra karşılaştım. Önceleri bu hususun ehemmiyetin bilmiyordum. Kız arkadaş edinme onlardan uzak dur dendi. Bana yabani ol deniyordu. Bu, dinden geliyordu. Kadına giyimde çarşaf türban giydiriyordu.

Bir mürşidi kâmilin sevgisini kazandığınız zaman; nefsinizden, egonuzdan, dünya sevgisinden geçip akıl, idrak, vicdan, lütfu ilahîsinden ilham lütfuna mazhar olursunuz.

 

 

İlkbahar yaz kış
Her an türlü nakış
Bende kalmadı iş
Ne de bir bakış.

MRM

 

Geçer yıllar aylar
Ne anlar ne anlar
Damlar gönle damlar
Hicran olur her an.

MRM

 

Günler gelir geçer
Tut tutabilirsen
Tutsan neye yarar
Varsın geçip gitsin
Aldırma aldırma
Kandırmadır kandırma
Akşam oldu diyip
Gitme gitme gitme
Yalnız koyma koyma
Nefse uyma uyma
Sevmen yalnız koyma.

MRM