Allah’ı bilmek!
Allah’ı bilen, O’nu kabul eder, değer verir, sever, benimser ve ilahi iradeye tabi olur. Bir de sana özgür irade verilmiştir. Sana özgür irade verildiği için, mükâfat ve mücazat vardır. Bu mükâfat ve ceza senin davranışına tabidir ve başına ne gelirse davranışlarından gelir.
Büyümek veya bulunduğun yeri muhafaza etmek, ilahi tefekkür içinde alıp vererek daima Allah’la olmaktır! Maksadullah budur!
Sana verdiğimiz cüz-i irade ve cüz-i müstakiliyet, sana verdiğimizle Biz’ deki irade aynı değildir. Eğer şeksiz, şüphesiz Benimle olsaydın, aydınlanmaya ulaşmak için, hiçbir şey yapman gerekmeyecekti, süreç bitecekti. Sen genellikle gaflet içindesin ve Ben’i bilmiyorsun! Hâlbuki hiçbir şey Ben’den münezzeh değildir.
İnsan buraya beden içinde, ruhunun en zengin deneyimi için geliyor, en fakir deneyim için değil! Ruh daima, faal olmayı ister; İstirahat için; yatıp kalkmak için değil! Ruhumuz asla, nefsin emrinde azla yetinmeyi, umursamazlık batağında kalmayı istemez! Her zaman, keşfedilecek yeni bir alan, daha büyük bir vizyon vardır.
İnsan; sosyal, cinsel, eğitimsel, politik, ekonomik ve teolojik olayların içinde esas unsurdur. Tüm bu olaylar, Allah’ın maksadı ve düzeni içinde cereyan ediyor. Öneriler de bu düzen içinde yaşayanların, cüz-i sınırları içinde yaşanıyor. Bu düzen içinde esas, idrak artması ve yaradılıştan yaratana varmaktır.
Olan ve olacak, şimdi oluyor işte. Deneyimleriniz, size ilahi sırdan bazı bilgiler verebilir. Aslında deneyimler, ilahi enerjinin beden halindeki madde olayıdır. Dolayısı ile enerji, bizi halden hale koyuyor ve madde yani beden tekrar enerjiye dönüyor. Bu da varlığın, nefes alıp verişidir.
Hayat hiç durmayan süreçtir, reaksiyondur. Ruh, hayalen yaratır; zihin reaksiyon gösterir; ruh zihnin algılayamadıklarını bilir. Bunun için, kim olduğunu hissettiğin doğrultuda git! Zaten duyguların, senin gerçeğindir. Senin için en iyi, sana en doğru olandır.
Sırat, yol demek. Suret âleminde sayısız yol vardır. Bu yollar içinde sırat-ı müstakim, Allah’ın seni El Hadi esması ile yönlendirdiği yoldur.
El Hadi’yi bilen bir kimse, yolumu bulamıyorum diyemez. Yol bulmayı, menzile varmayı isteyen; rehber olan Allah’a sığınmalıdır! Gücü, ömrü, dirayeti veren; El Hak olan Allah’tır. Hidayet, Allah’tandır.
El Metin, eşsiz sağlam, El Hadi, mutlak rehber; yol gösteren; hidayet edendir, delalet sendendir.
Çölde yol bulursan, hayatta kalırsın; yaşarsın; yol bulamazsan ölürsün, hayatını kaybedersin. En güzel yol gösteren, El Hadi olan Allah’tır.
Allah her gün, her dakika bize yol gösterir. Allah içimizde, hangi yola döneceğimizi, hangi cevabı vereceğimizi söyleyen iç sesimizdir. Sadece Beni dinleyin ve dinlersiniz, zaten böyle yapıyorsunuz. Siz kâğıt, kalem içinde değil, daima benimle olun! Zaten senin içindeyim; yani sana şah damarından yakınım. Aranızdaki ustalarıma kulak verin, mürşidi kâmile göz kulak verin!
Ey insanoğlu, düş içinde hayal kurmanın zamanı geçti. Kendinin gerçek yüzünü görmenin zamanı geldi. Uyan! Eğer İsa bilincine erişmek istiyorsan, günün her dakikasında İsa gibi davran! Onun nasıl davrandığını bilmediğini, söyleme! O, size yolu gösterdi. Allah dedi, her türlü cefaya katlandı. Eğer onun gibi olmak istiyorsan, Allah sana yardımcıdır.
Hayatın manasını anladığını söylüyorsun, ama bu anlayışa uygun olarak yaşamıyorsun. Tanrı ile birlikte olma yolunda olduğunu, söylüyorsun. Ama o yolda değilsin! Yolda dura gör, alırlar seni, ama sen yolunu şaşıranlardansın.
İste verilecektir, ara bulacaksın! Kapıyı çal, açılacaktır. Sen böylece Allah’tan istemek yerine, Isa’ dan, Musa’ dan, evliyalardan istiyorsun. Onlardan bir farkın yok, ama sen tembel, sen beleşci, sen gayretsizsin, sen seni yaratanı ve yüce yaratılmışlığını unutuyorsun! Ama insan, unutur, kendini yaşar. Aklına geldiği zaman, mustar kaldığı zaman yani mecbur olduğu zaman kapıyı çalar. Hatta zamanının yüzde doksan beşini, ayrılıkta geçirdin! Sadece kıvılcım gibi anlarda, en gerçek realiteyi hissettin. Kendi nefsinin beğeni ve düzeni içinde zamanını ziyan ettin!
İnsana verilen cüz-i irade ve hürriyeti, kendi gibi en cüz-i insana bağlamak, hatadır. Yegâne dayanacak varlık Allah’tır. Allah’ı dost edinene, Allah’ın yarattığı her şey ona dost olur.
Kusurlarını kabul eden, idrakli mantıklı insandır. Kusurunu kabul etmeyen kusuru üzerinde ısrar edene iblisi insandır. İkisi de insandadır. Meleksi, yanız meleklere mahsustur. İNSAN MELEKLEŞEMEZ! Melekleşmeye kalkmak riyakârlıktır.
El Mevla: İnsanı sever, onu korursun! Ama onu kendi şerrinden koruyamazsın! Kaçmak, düşmandan kaçmak, dosta koşmaktır.
İnsan, Tanrı değildir. Tanrılık egosuna kalkar. Bedenden ayrılıp, tekrar bedene girmeğe, duvardan geçmeğe, heveslenir ve kendini öyle göstermeğe çalışarak, kendisinde tasavvufi güç olduğunu söyleyerek, kendisini her şeyden ayrı olduğunu söylüyordur. Bu, egoist davranıştır; asla ilahi güce kavuşamaz.
Kimse cahil değildir. Haddini bilmemek vardır!
Allah’ın Hakkını Allah’a vermek, O’na teslim olmaktır. Sınırı Allah koyar!
Bu dünyaya, kim olduğumuzu bilmek için geldik! Bu, tüm ömrün amacıdır. Hayat, sonu olmayan bir süreçtir. Her an insan, kendini yenilemek idrakine sahip olmaktadır.
Hiçbir şey, sevgiden daha doğal değildir. Sevecen olduğunda, doğal davranabiliriz. Korku ile tepki ile kızgınlıkla, reaksiyon gösterdiğinizde normal davranmış olabiliriz, ama doğal olamayız.
Geçmişe takılmaktan vazgeç ve an içinde ol! Şimdi yani bu anda ol ve bu anı müşahede edersen, kendini yeniden yaratabilirsin! Unutma, bunun için buradasın!
Düşünüp yeni fikirler yaratma yerine, tepkisel oluyoruz. Her anı yeni ve temiz başlamak yerine, bir zamankileri tekrar etmek yerine, kim olduğunuzu düşünün! Hayat, yaratıcı süreçtir. Oysa biz hayatı, tekrar süreci gibi yaşıyoruz. Doğal normal olmaya çalışmak değildir hayat, nasıl olduğundur.
Hoş görüsü olmayanın, sevgisi olamaz. Sevgisi olmayanın, hoş görüsü olamaz. Hoş görü barışı sağlar, hoş görüsüzlük niza ve huzursuzluk verir. İnsanlık için sevgi ve hoş görü duygusu, bütün insanlığı bir görür.
Yarabbi, nimetlerinin yok olmasından, sağlığımın bozulmasından, ansızın gelecek kaza, bela ve musibetlerden Sana sığınırız! Zulmetimizi nura, cehlimizi ilmi irfana, heva ve hevesimizi Allah’ u bes baki hevese, tebdiline erdir Yarabbi! Amin.
0 Yorum