Allah ‘ tan sadır olan; her şey ki O’ ndan sadırdır; lütuftur. Allah lütufkardır, lütfeder. Kuluna verdiği akıl, idrak, vicdan en güzel lütfudur; insana mahsustur, hayırdır, ihsandır. Lütuf Allah’ ın elindedir. Allah lütuf sahibidir. Halik olan Allah halk ettiği varlığa lütfeder. Kul Allah’ ı bildiği, yalnız O’ nun kulu olduğu için idrakinde, vicdanında Allah’ ın lütfuna varmıştır.

İlahi sistemin yalanı olmaz. Allah’ ın yalanı olmaz, insanın yalanı olur. Allah’ ın yarattığı tabiat muhteşemdir. Eksik, cahil, aciz olan insanın ukala müdahalesi bozuktur.

Eşya biriktiren var. Ben eşyanın en üstünü eşrefi mahluktan olan insanı biriktiriyorum. Onlarla haşır neşir olmaya çalışıyorum. Bunu sen bana nasip ettin.

Öğretmenin sınıfı vardır. Oraya talebe yani talep eden öğrenciler gelir. Resullere de ümmetler gelir. Ümmetler teşekkül eder. Varlık kainatta Alim olan Allah’ ta var olur. Hayatta insanın idraki ererse, vicdanı da varsa hayatın her yanı mübarektir. Üniversitedir.

Allah her şeyi kuşatır. Hiç bir şey Allah’ ı kuşatamaz. Güzel ameller Allah’ a yükselir; Salih amel.

Kaderin değil seçimindir. İyilik yapanın iyilikten, kötülük yapanın kötülükten nasibi vardır. Her şeyi yiyen domuz gibidir. Her aklına geleni söyleyen de o ahlaktadır.
Yaratılış ilahi Hakkın tecellisidir. İnsanda tecellinin; İnsanı Kamil yani evliya, enbiya da pırıltısıdır. Bu tecellinin pırıltısıdır. Tek hakikat Vahdeti Vücuttur. Tek hakikate ait farklı yönler de kesrettir. Tecelligah kesrettir.

Bu hayatın bana faydası nedir. Yaratığın sebebi vardır. Mücadele şarttır, olgunluk yoludur. Aidiyet, benimseme kendini ait saymak. Dua; aidiyet duygusu, yol arama duygusudur. Depresyon da faydalıdır. Mesuliyet duyma insanı duygulandırır.

Arifin bir anı, zamanı gelir hayretten, saygıdan, şaşkınlıktan susar, konuşmaz. Çünkü her an yeni bir tecelli halini izlemek ve takip etmekten konuşmaya zaman bulamaz. Fakat her hali onu söyler. O Kamil insandır. O kal ehli değil, hal ehlidir.

Dil, insanlara dünyaya kendini anlatan açık bir organdır. Kalp ise gizliye iç alemine ve sana en yakın alem, ilahi sisteme bağlı bir iletişim aracıdır. Kalbin hali başka, o dil ile ifade edilemez. O, hal üstü haldir, yaşanır. Etkisi kalpten kalbedir. Kalpten kalbe yol vardır, kesrette vahdeti andırır.

İnsan fıtratı üzere yaşar. Kin, nefret içinde olan adaletli olamaz. Takva insanı korur. Kötülük yapmaz, dolayısı ile kötülük görmez. Adaletli olur.

Allah bütün tasarımını, esmasını sergiledi. Halk ettiği bu varlık içinde insana akıl, idrak, vicdan vererek onu muhatap kıldı. Allah’ ın bilgisi, hükmü, kararıyla her bir şey oluşur. Bu oluşa kaza, vaka denir. Bu da her haliyle Hak’ tır ve her yaratığın kendi nefsinde sabit bilgisi, onun cevheridir.

Allah yokmuş gibi konuşma, zikret, yarabbi aklımdasın de, inşallah de, cüzi varlığını külli varlıkla bütünle.

Allah dilemeyi dilediği için dileriz. İnsanın çalışması, dilemesi şarttır. Allah faaldir, kulunun da faal olmasını ister. Her şey ilahi iradenin kontrolü altında bir düzen ve ölçü, denge ile meydana gelmektedir. Beşeri topluluklar içinde olan insanlar, kendi nefsani yaşantıları içinde yaşam sürerler. Ama bedeni içinde uyananlar, ilahi sistemin mükemmelliğini görenler Ariflerdir.

 

Gönül isterim gönül

Bedenin ötesinde

Gönül isterim gönül

Endamın ötesinde

 

Canan isterim canan

Saf canın ötesinde

Canan isterim canan

Her (hoş)canın ötesinde

MRM