İnsanın müşkülü, insandır. Güzel şeyler, zahmetlerle kazanılır. Güzeli çirkinle, doğruyu eğri ile biliriz.

Kahkaha nefisten, tebessüm gönüldendir. 

İnsanlara faydalı olan, herkese kolaylık gösteren bir kişiyim,

maalesef yumuşak huylu değilim. Ama zaman zaman çok yumuşak huylu da olurum. Şefkatle bakan kimseyi Allah bağışlar.

Kusursuz bakan kişi, seven kişidir. Hep kusur gören kişi, sevimsiz bir kişidir. Şaşı bakan biri, her şeyi çift görür. Arkadaşın neyse, sen de O’ sun

Şan, şöhret demedim, memur ekmeği yemedim, kendi yağımda kavruldum. Alın terinde, lezzeti buldum. Biz, tabiatın bir parçasıyız, mahlukuz, Halik’ e aitiz.

Bardakta, rengini gördüm; kirini gördüm; tadını görmedim. Ağzının tadı olmayana, yemeğin tadı da olmaz.

Ona;  ‘Ben’ ,  “Ya Rabbi ‘Sen’ ” demek için verildi.

Kendini bilmek, haddini bilmekle başlar. Haddini bilen, tevazu içinde olanı Allah yükseltir, idrakini arttırır. Sabır ve tahammül kişiyi olgunlaştırır.  Sabırlı ve tahammüllü kişi olgun kişidir. Dertlerinde acılarında Allah’ ı hatırla. Huzur bul. Sadece Allah büyüktür. Çağıracaksan Allah’ ı çağır.

Kelimeler görünen şeylerden oluşmuşlardır. Bu kelimeler görünmeyen Allah’ ı tarif edemez. Görünen içinde,  görünmeyen Allah’ ı anlatamaz.Beden görünür, akıl görünmez. Görünmeyen, görünenden büyüktür.

Allah’ la olmak, Allah’ dan razı olmaktır. Beni idare eden beni yaratan Allah’ tır.  Gafletle bunu bilmez ve unuturuz. Allah her şeyi yarattı, en yüce yaratığı insandır. Ama Allah başta Halik, ötekiler mahluktur.

Varlığında seni yaratan varsa, onu biliyorsan lütufa uğramışsındır.

İlla Allah!

Gerçek ortadadır.

Tam Hakikati işitseydik ya da akıl etseydik, beşerden Adem’ e varırdık. Hakikati duymayan kulak neye yarar.  Dinlemen, kulak cihazının varlığını, hikmetini anlamandır.  Susmak, dinlemeye yol vermek, dolayısıyla anlamaktır.

Elbisem yok nasıl geleyim deme! Allah’ ın alemine seni yarattığı gibi gel! Elbise şeriattır.

 

Gözü çeken güzeldir, gönlü çeken mübarektir.

Taşradan bir bakıma şer alınır, tabiattan doğadan Hayr alınır. Allah’ ın Halik olduğu, yarattığından bellidir. Yarattığı inkar edilmez, şahit olunur.

Allah’ ı anlayarak yaşayanlar, anlamadan yaşayanlar; Hakikat er, geç meydana gelir. Düşünün, arayın, hakikati bulursunuz. Sor ki öğrenesin!

Gözü çeken güzeldir, gönlü çeken mübarektir.

Konuşma; düşüncenin seslenmesidir.

Bu alem işarettir. Alem, alamet, işarettir. Her şey Allah’ ı işaret eder.

Mubin; Hakkı açık ve açıklayan ve anlaşılır kılan. Görmek için mesafe şarttır. Yakın olmak, uzak kalmamak.

Mürit, Mürşidine sadık niyetle bağlı olandır. Dergah, dernek değildir.  Dernek nefsin yeridir, dergah gönlün yeridir.

Her şeyden vazgeçmek kolaydır, sevgiliden vazgeçmek kolay değildir. Yüzünden tozu silinmemiş ayna, net göstermez. Net görmek istiyorsan, gönül aynanı sil, temiz tut.

Aşık olanın nefesi, sevgilisini solur. İniltisi de gönülden gelir. Yani hicrandır. Aşk; kaleme ve söze (kale) gelmez.

İnsana kendinden kendine gelen güzellik, kendinden kendine gelen çirkinlik etkindir. Dıştan gelen, bu kadar etkin değildir. Güzele talip olup güzel ol! Çirkine talip olup çirkin olma! Çirkinlik nefisten gelir, güzellik gönülden gelir.

Topraktan yaratılışın, senin kılıfın, bedenindir. Öz; içindeki can, ruh, gönüldür. Ona bak, onu aziz tut! Toprak olan kılıfın, yerine yani toprağa, ölümsüz olan ruhun, ölümsüz olan Allah’ a ulaşmasını dile ve gayret et! Bedenini sevenler, dünyayı sevenlerdir. Ruhunu gönlünü sevenler, ahireti batını da sevenlerdir.  Ruh ne dişi ne de erkektir.

Senin bakış açın, mühimdir. Çok arzula, o meydana gelir. Metafizik, fizik üzerinde etkilidir. Mana, madde üzerinde etkilidir. Madde de mana üzerinde etkilidir.

Görünüş ve aklımız, bir hudut, bir çerçeve içinde görür. Ama varlık sonsuzdur. Allah, varlık yokluk için vardır. Göremeyiz. Suret gözü ile bakanlar, hakikat gözüne sahip olmamışlardır. Halbuki her şey olduğu gibi hoş ve hakikati söyler.

Her şeyin bir ruhu vardır. Dünyanın ruhu da ahirettir. Ahiret sonsuzluktur. Dünya gurbettir. Asıl vatan ahirettir.